10 yılı aşkın süredir Bodrum'da diyetisyen olarak çalışan İlkay Öngen, Bitez'en en popüler köşesinde, çok şık bir danışma merkezi açtı. Sağlıklı beslenme, popüler diyetler ve diyet klişeleri hakkında özel bir röportaj sizi bekliyor.
Gün geçtikçe beslenmeyle ilgili yeni çalışmalar, yeni araştırmalar gündeme geldiği için bu gelişmelere kendimi adapte ediyorum. Bu süreçte insanlara geçici değil, kalıcı çözümler bulmak önemli.
İlkay aslında sen Bodrum’un en iyi bilinen diyetisyenlerinden birisin ama yine de seni daha yakından tanımak istiyoruz.
Tabii ki! 1983 Adana doğumluyum. 2001-2005 yılları arasında Erciyes Üniversitesi’nde Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nde eğitim aldım. Üniversite eğitimim bittiğinde, o dönem Türkiye’deki diyetisyen sayısı çok az olduğu için, nerdeyse daha diplomayı almadan işler bizi bekliyordu. O yüzden biraz çabuk başladı iş hayatım. Adanalı olduğum için önce Adana’da başladım, ailemin yanına dönmüştüm. 2005-2009 yılları arasında Adana’da özel bir sağlıklı zayıflama merkezinde diyetisyenlik yaptım. 2009’da da Bodrum’a yerleştik.
Neden geldiniz?
Aslında keyfi! Eşimin 1992’den beri Bodrum’da bir geçmişi vardı ama o Adana’dayken biz tanışıp evlenmiştik. Sonra tekrar buraya gelmek, burada yaşamak istedik. O dönemde Alman Hastanesi’nde çalıştım. Ardından Beril Danışmanlık girdi araya. 5 yıl da orada çalışma sürecim oldu. Ve son olarak da yeni danışma merkezimi açtım.
Evet, hayırlı olsun. Çok şık olmuş ve çok merkezi bir noktada...
İyi bir noktayı seçtiğimi biliyorum aslında. Çünkü tarif ederken hiç zorlanmıyorum; ya Maride Cafe ya da Hey Joe deyince; tam ortasına denk geldiğimiz için iyi oldu! Yeni hareketlenen bir bölge olduğu için belki de biraz şanslıyız. Deniz manzaralı, çok huzurlu bir ofisim var. Daha gerçek bir yol tarifi vermek gerekirse Bitez’de, Adliye yolu üzerindeyiz.
Verdiğin hizmetlerden biraz bahseder misin? İlkay’ın kapısını neden çalalım?
Diyet deyince insanların aklına hep sadece zayıflama ve estetik anlamda kaygılar geliyor ama aslında işin temelinde doğru beslenme eğitimi almak için bize danışmaları gerekiyor. Bu anlamda verdiğim hizmetler arasında bireysel beslenme danışmanlığı ve kurumsal danışmanlık var. Bunun dışında mesela sporcu beslenmesi için gelenler olabiliyor. Spor yaparken nasıl doğru beslenilmeli, vücudu yormadan, bir şeyleri eksiltmeden nasıl devam edilebilir gibi soruların çözümünü burada sunuyoruz. Diyabetiklerde beslenme, böbrek hastalıklarında, hipertansiyon hastalarında beslenme; ya da çocukluk & ergenlik dönemi sorunlarında beslenme gibi konularda da yardımcı olaya çalışıyorum. Yani bütünüyle bir diyetisyen anlayışı içindeyim.
Kibrit kutusu peynir oluyor mu listelerinde?
Geçmişten bugüne diyetisyenlerle ilgili insanların önyargıları vardır. Klasik bir diyet hazırlanır, aynen senin dediğin gibi yine bir kibrit kutusu peynir mi gelecek? gibi eleştiriler olur. Ama gün geçtikçe beslenmeyle ilgili yeni çalışmalar, yeni araştırmalar gündeme geldiği için bu gelişmelere kendimi adapte ediyorum. Ayrıca bu süreçte insanlara geçici değil, kalıcı çözümler bulmak önemli. Yani bir insanın yaşamına o beslenmeyi ne kadar adapte edebiliyoruz buna bakmak lazım. Bir insan için 10 tane farklı diyet yazılabilir ama o on taneden bir tanesi onu gün içinde rahatlatıyordur, kolaylıkla yapmasını sağlıyordur. Onu bulmak aslında benim asıl amacım. Birbirinden çok farklı beslenme alışkanlıklarının yaygın olduğu bir bölgedeyiz. Herkesin kendini mutlu hissedeceği listeyi bulup ortaya çıkarıp, ona sunmak önemli olan.
Nasıl bir sistemin var? Hedefe ulaşana kadar her hafta buluşuyor musun danışanınla?
Öncelikle ilk buluşmamızda tanışıyoruz, konuşuyoruz. Eğer doğru iletişimi kurabilirsek, o kişinin beklentilerini karşılayabilecek bir program ortaya çıkarabilirsem, ben o kişi için uzun soluklu bir diyetisyen olurum. Yani ilk geldiğinde ona hiç sormadan kendi kafama göre sadece metabolik dengesine bakarak bir liste hazırlayıp ortaya koyduğumda, o kişi onu yapamayacaksa, hayatına alamayacaksa zaten bir anlamı yok. Bir daha da gelmeyecektir. Bu anlamda önce kişinin isteklerini sorarım çünkü diyet deyince sadece bir kağıda yazılmış bilgiler olmamalı. Mesela o kişi sabah kaçta uyanıyor, gece kaçta uyuyor? Kahvaltı yapmayı seviyor mu sevmiyor mu? Gece mi çalışıyor gündüz mü? Günlük hayatında olmazsa olmazları var mıdır, yok mudur? gibi temel noktaları öğrenirim. Sonra bunlara göre o kişinin uygulayabileceği bir plan oluştururuz. Bunun dışında 7/24 bana ulaşabilecekleri bir telefon numarası var. Bana ihtiyaçları olduğu her an mesaj atmalarını istiyorum. Bana sormadan planı değiştirmemelerini rica ediyorum çünkü o zaman onlar da daha rahat uygulamaya devam ediyorlar. Diyeti bozacaklarsa da benim bilgim dahilinde olsun istiyorum.
Önceden bir hedef belirliyor musunuz?
Evet, ilk buluşmamızda yine o kişinin kendi istekleri doğrultusunda bir hedef belirliyoruz. Vücut analizi bize 10-15 kilogram aralığında bir referans aralığı verir. Örnek veriyorum 50 ile 65 kilo arasında olmalı bu kişi der. Ama o kişi kaç kiloda mutlu olacak? Önemli olan bu. Hedefimiz bu olur.
Yaz yaklaşıyor. Mucize bir formül beklemiyoruz tabii ki senden ama nasıl daha hafif beslenebiliriz? Misafirler, uzun masalar, davetler bizi bekliyor...
Ben Bodrum’da bu işi yapmaya başladığımda aslında bu tip sıkıntıları en başında fark ettim. Bir davette ya da akşam yemeğine dışarı çıkıldığında ne yapmalıyız? Danışanlarımın en çok sıkıştığı zamanlar bunlar oluyor. Ben bu tip durumlar için bir tabak modeli geliştirdim. Bodrum tabağı diyorum. Bilenler bilir. Besin çeşitliliğine göre; tabağı bölmelerini öneriyorum. Ve tabii nasıl böleceklerini de öğretiyorum. İçki tüketecekse, nelerden fedakarlık yapması gerekeceğini konuşuyoruz. Aslında bu formülü benimseyince; tüm o davetler, misafirlikler daha keyifli hale geliyor. Dengeleme yaptığınızda zaten mucize reçete arayışına da gerek kalmıyor. Ama son dakika gelip, benim 1 ay sonra düğünüm var diyen olursa onlara da detoks programı uygulatabiliyorum.
Sık sık etkinlikler düzenliyorsun. Biraz da bundan bahsedelim mi?
Bilgilendirme seminerlerini geçmişte de çok yaptım Bodrum’da. Geçenlerde Hey Joe’da popüler diyetleri konuştuk ve çok keyifli geçti. If, ketojenik diyetler, Dukan diyeti gibi... Tekrarı da olacak. Instagram hesabımdan da duyuracağım, okuyucular beni takip ederse haberdar olacaklardır.
Son söz sende...
Peki, öncelikle teşekkür ediyorum hem röportaj için sana hem de okuyuculara. Bazen kararsızlar oluyor, daha önce hiç diyetisyene gitmemiş ve neyle karşılaşacağını bilmeyenler... Onlara seslenmek istiyorum. İsterlerse ücretsiz ön görüşme randevusu alabilirler bizden. Hem tanışmış oluruz, hem de kafalarındaki soru işaretlerini gidermiş oluruz. Herkese sağlıklı günler diliyorum!