Para kazandığı işten ziyade keşfetme ve yazma merakıyla dikkatimizi çekti Duygu. Heyecanla ve titizlikle ürettiği web sitesini kardeş proje ilan ettik! Duygu’nun Bodrum hikayesi ise şöyle…
Doğayla beraber olma hissi her şeye bedel. Buradaki iş temposu ne kadar yoğun olsa da büyükşehirdeki kadar yormuyor.
Ne zamandır Bodrum’dasın?
Geçen yıl Nisan ayından beri. Yani 1 sene 2 ay oldu.
Ne sürükledi seni buralara?
Bir iş teklifi geldi bana. Önceki işimde dış ticaret yapıyordum. Bodrum’a geldiğimde sektör değiştirdim. Şimdi bir gayrimenkul firmasında satış temsilciliği yapıyorum. Yalıkavak’ta bir inşaat projesinde… Onun dışında da amatörce ilgilendiğimiz bir blog projemiz var. Sevdiğim bir arkadaşımla onu yürütüyorum.
İstanbul’dan mı geldin sen de?
İkiye bölünmüş bir vaziyetteydim. Biraz İstanbul’daydım, biraz Yalova’daydım. Çok yoğun bir dönemdeyken geldi bu iş teklifi bana ve gitmemek olmazdı. Bodrum’a hayır demek için şapşal olmam lazım diye düşündüm.
Şimdi de öyle düşünüyor musun, aradan geçen zamana rağmen?
Evet, iyi ki gelmişim dediğim çok oluyor.
Hep “Bodrum kendi işini yapanlara güzel” diye bir algı var. Sen mesaili çalışıyorsun, yine de keyif alıyor musun?
Tabii ki. Sabah uyandığımda harika bir deniz kokusuyla uyanıyorum. Akşam eve girmeden önce neredeyse yıldızlara tutunabilecek kadar yakın hissediyorum. Doğayla beraber olma hissi her şeye bedel. Ayrıca buradaki iş temposu ne kadar yoğun olsa da büyükşehirdeki kadar yormuyor.
Peki, şu amatörce yaptığın işten bahsedelim; “Dünya Kaç Bucak”tı değil mi adı?
Evet! Gonca (Gengönül) diye çok yakın bir arkadaşımla beraber, ben buraya yerleştikten 2 ay sonra başlattığımız bir web sitesi bu. Gittiğimiz, gezdiğimiz yerler hakkında bir şeyler karalıyorduk ve bunları saklamak istiyorduk. Esasında bizi sinema aşkı birleştirdi. Bağımsız bir sinema platformu olan Fil’m Hafızası’nın sosyal medya bölümüne destek veriyorduk. Orada tanıştık ve bu işi yapmamıza vesile oldu. Kolektif bir şey olmasını hedefledik. Çevremizde de çok fazla seyahat eden insan var, sinema sektöründen iyi bir çevremiz var. Herkes yazsın istiyoruz. Geniş bir skalamız var. Bir mimar müze izlenimlerini yazıyor mesela. Bir kişinin güncesinden ziyade pek çok farklı bakış açısına yer veren bir dijital ansiklopedi ya da fotoroman gibi olmasını hedefledik.
Yazarları nasıl seçiyorsunuz?
Bize yazı yazmak isteyen herkese kapımız açık. Bir maille bize ulaşabilirler. Onun dışında da zaten çevremiz, arkadaşlarımız sık sık içerik üretiyor Dünya Kaç Bucak için. Yabancı blogları da sıkı takip ediyoruz ve beğendiğimiz yazıları çeviyoruz. 2 dilde yazmıyoruz ama Instagram paylaşımında İngilizce’yi sıklıkla kullanıyoruz.
Stratejik bir şekilde ilerliyorsunuz ve resmen bir iş gibi bu. Getirisi oluyor mu size?
Hayır, maddesel anlamda hayır. Ama manevi tatmin ve üretkenlik duygusu şu an kazanacağımız bir sürü paradan çok daha fazla tatmin ediyor. Yine de tabii ki bu bir şeylere dönüşecektir. Böyle bir algı açıklığıyla dönüşmemesi imkansız. Hiç bir şey olmazsa da insanların açıp bakabileceği güzel bir dijital güncemiz var.
Kimler, ne bulabilir bu sitede?
Rehber niteliğinde bir site Dünya Kaç Bucak. Seyahat edecek insanlar, bir film arayıp da bulamayanlar, herkes bir şeyler bulabilir içinde. Akşam ne izleyeceğini düşünürken aklına bizim siteye bakmak gelirse yani böyle bir algı oluşturabilirsek ne mutlu bize! Bilgi paylaştıkça güzel oluyor dolayısıyla yazarların çoğalması en büyük hedefimiz.
Biraz da Bodrum. Neler yapıyorsun boş zamanlarında?
En keşfedilmeye müsait zamanlar benim yoğun çalıştığım zamanlara denk geliyor maalesef ama yine de kıyısından köşesinden dahil olmaya çalışıyorum. Çok yakın bir gelecekte Bodrum’un tüm detayları ve çevre yörelerini keşfetmek gibi bir planım var. Hayat; güzel geçirdiğin anlardan ibaret bence. Gündoğan’ın denizini çok seviyorum. Sabah işe gitmeden denize giriyorum, akşam iş çıkışı gün batımını yakalayıp güzel bir yerde yemek yiyorum. Keyifli!
Bize mekan önerisinde bulunmayacak mısın?
Bulunurum. Çok yeni değil ama Orfoz’a bayıldım. Muazzam bir deneyimdi benim için. Bir tadım mekanı.
Bekar bir genç kadın için nasıl Bodrum?
Tek başına bir kadın olarak Bodrum’da yaşamak çok huzurlu. Çok rahatım. Büyükşehirlerde yaşayan arkadaşlarım gece dışarı çıktıklarında, belli muhitlerde çok gerildiklerini söylüyor. Ben böyle bir şey yaşamıyorum. Rafine bir çevre var. İstediğin kadar genişleyip, istediğin kadar küçülebiliyorsun. Seçici olma şansın var.
Her şey böyle güllük gülistanlık mı?
Değil. Beni besleyen bazı şeyleri bulmakta zorlanıyorum Bodrum’da. Müzik, sinema gibi kültürel aktiviteler. Yazın ulusal festivallerin Bodrum ayakları oluyor, tamam ama kışın çok fazla alternatifimiz yok.
Ne olsa koşa koşa gidersin?
Açık hava sineması. Bir film etkinliği yapmak isterim, ne şahane olur!
Sevgili Bodrum’daki en ilham verici röportaj hangisi sence?
Hepsi çok güzel. Skalanın çeşitliliği hoşuma gidiyor. Farklı mesleklerden bir sürü insan var. Sorunun cevabına gelecek olursak; ilk okuduklarımdan Pelin’in söyleşini ilham verici bulmuştum. Sonrasında zaten gittim, tanıştım. Onun dışında bahçıvanlara bayıldım!
Dünya Kaç Bucak’a yazı yazmak isteyenler nereye mail atsın?
sence@dunyakacbucak.com mail adresimiz. Herkese sevgiler ve iyi yazlar!