Deniz merhaba, bu sene Casa Nonna’da çıktın karşımıza. Çok şık, kendine özgü ve samimi görünüyor burası ilk bakışta ama istersen sen aktar bize otelin üzerinde bıraktığı hissi…
Aslında her yeni otelin ihtiyaç duyduğu hikayeye sahip burası. O hikaye de hem otelin mimarisini, hem adını, hem servis anlayışını ve hatta tabak takımlarını bile etkiliyor. Neden diyeceksin, anlatayım… Yatırımcı aile 40 yıldır bu koyda otelcilik yapıyor. Burada daha önceden büyükannelerinin yazlığı olduğu için “Büyükannenin Evi” anlamına gelen Casa Nonna ismi verilmiş otele. Ardından da tüm içerik bu kurguya göre hazırlanmış. Dolayısıyla gerçekten bir büyükanne evinin rahatlığını, mutfağının lezzetini sunuyoruz. Retro, desenli yemek tabaklarımız var. Bahçeden topladığımız sebzeleri pişiriyoruz ve o tabaklarda sunuyoruz. Binanın iç yapısı da standart bir otel binasını andırmasın istedik. Kitaplıklar, rahat koltuklar, şömine gibi detayların hepsi anneannenizin ya da babaanannenizin evine gittiğinizde yaşadığınız hissi vermesini sağlıyor.
Kaç odanız var?
34 odamız var ama oda kategorileri birbirinden oldukça bağımsız. 250 metrakarelik suitimiz de var, terasında jakuzi olan suitlerimiz de, kendine ait havuzu olan bir odamız da… Odaların tamamı deniz manzaralı. Bahçe odaları direkt sonsuzluk havuzuna açılıyor. Sabahları bazen misafirleri izliyorum, çok hoşuma gidiyor; deniz manzarasına doğru koşuyorlar çünkü tüm alanlarımız deniz manzaralı. Spa ve restoranlar da buna dahil.
Peki, gelelim yemeklere… Önce restoranları anlatır mısın?
4 farklı servis alanımız var. Olive Restaurant’ta yaz & kış servis veriyoruz. Daha sessiz sakin zaman geçirebilecekleri bir mekan. Kahvaltı alanımızın adı Begonvil. Orası biraz İtalyan esintili… Morchella ise bir şef restoranı. Executive şefimiz Gökhan Karakaya ve ekibi yaz sezonu boyunca servis veriyor orada. Ve son olarak bir de Beach Bar’ımız var.
Manzaranız da çok güzel, hele gün batımı…
Katılıyorum! Bu sene kabanalarımızı yeniledik. Bulunduğumuz lokasyon Karaada’nın karşısında olduğu için klasikleşmiş Bodrum manzarasının dışında bir his veriyoruz. Instagram paylaşımlarında rastlıyorum; sıklıkla “Little Italy” diye etiketliyorlar bizi. İskelemizden balık tutuyoruz, onları pişiriyoruz. Hatta bazen misafirlerimiz tutup bize getiriyorlar. En başından beri söylediğim şeyi tekrarlayacağım; konforlu, denizi güzel, güneşin şahane abattığı bir yazlık ev gibi Casa Nonna.
Lokasyon, konfor, mekanlar tamam ama tatilin en önemli kısmı da yiyip içtiklerimiz. Biraz da Casa Nonna mutfağından bahseder misin bize?
İlk söylemek istediğim şey; Barbaros Farm iş birliğimiz. Bunu çok önemsiyorum. Biz iş birliğimizi küçük bir çalışma modelinin ötesine taşıdık çünkü. Orada üretebildiğimiz sebzelerden menüler oluşturduk. Mesela salata malzemelerimiz sürekli değişiyor. Taze ve lezzetli ne temin edebiliyorsak, menüyü ona göre revize ediyoruz. Şefimizin hem Barbaros Farm’da bahçesi var hem de otelin giriş alanında “Nonna Garden” dediğimiz; meyve ağaçlarımızın olduğu, altın çilek ve karpuz yetiştirdiğimiz bir alanımız daha var. Biz bunu deneyimsel bir şey olmaktan çıkarttık, tarımdan gerçek anlamda faydalanıyoruz. Ekip olarak da motivasyonumuzu arttırıyor.
Bu akşam Morchella’ya rezervasyonumuz olduğunu düşünelim. Bize ne yememizi tavsiye edersin?
Et yemeklerimiz çok güzel; kuzu önerebilirim ya da kırmız et istemezseniz balık olabilir. Kapasitesi 100 kişiliık olan bir restoran için oldukça zengin bir menümüz var öncelikle bunu söylemem lazım. Kuru patlıcan dolmamız, içli köftemiz de var, kebaplarımız da var; ama meslea içinde deniz böceklerinin olduğu “Okyanus Beşlisi” isimli 5 katlı bir tabağımız da var… Seçim biraz zor olabilir ama muhteşem bir gastronomik deneyim olacağından emin olabilirsin.
Daha çok ne için geliyor Casa Nonna’ya tatilciler? Dinlenmek mi, eğlenmek mi, yemekleri için mi?
Aslında bu sorunun cevabını bana misafirler veriyor. Bizim, eski Bodrum usulü bir misafir profilimiz var. Her ülkeden gelen oluyor. Çoğu Bodrum’u keşfetmek için geliyor. Efes’i, antik kentleri, doğayı gezmek istiyorlar. Burası da bir bölgeyi tüm detaylarıyla deneyimlemek için güzel bir nokta. Denizi çok güzel. Sadece bunun için bile tercih eden oluyor. 16 yaş üstü misafir aldığımız için bunun da kendi içinde özel bir profili oluyor muhakkak ki.
Düğünler için de ideal bir alternatif, değil mi?
Evet, çok hızlı duyulduk düğün mekanı olarak, özellikle yabancı misafirlerimiz tercih etti şimdiye kadar. Farklı konseptlerde 2-3 düğün yaptık ve hepimiz çok eğlendik açıkçası. Dışarıdan bir destek almadan 70-100 kişiye kadar hizmet veriyoruz ama alanımız daha kalabalık etkinlikler için de müsait. Kum üzerinde, plajda partiler organize edebiliriz. 200-300 kişiye kadar çıkabiliriz. Bu sene 2 kez sahnemizde Ata Marin grubunu ağırladık. Dolunay partileri yaptık.
Kışın devam edecek misiniz?
Kışın da iç mekanımızda, şömineli alanımızda yapmayı istediğimiz etkinlikler var, tabii. Bu etkinliklerimize otel misafiri olmasanız da rezervasyon ile gelebilirsiniz. Mesela yılbaşında 4 günlük bir paket program oluşturmaya çalışıyoruz. Bunların dışında bizim çok iyi bir de spamız da var. Cilt bakımları ve vücut terapileri için kapımızı çalabilir okuyucular. Filipinli uzman terapistlerimiz kışın da burada olacak.
Günübirlik kullanımla ilgili de bir şeyler söylersen memnun olurum. Son sözü sana veriyorum..
Plaja günübirlik gelebilir Bodrumlu misafirlerimiz. Restoranlarımız ve spamız da elbette kullanımlarına açık. Biz aslında dışarıya kapalı bir sistemin içinde değiliz. Bir şehir kulübü havasında olmayı tercih ediyoruz. Herkesi bekleriz…