Çiğdem Atkins // Aşçı & Restoran İşletmecisi
08 Nisan 2016

Eğer bir mekan sadece 1 yıl içinde müdavim yaratabiliyorsa, orada iş var demektir! Bodrum merkezdeki Sugar & Salt’ın yaratıcısı Çiğdem Atkins ile tanışın.
Herkes bildiği işi yapmalı. Ben eğer mutfağı bilmiyor olsaydım kesinlikle Bodrum'da böyle bir işe bulaşmazdım.

Yeme&içme editörlüğü yapmış biri olarak şöyle bir çıkarımım var; bir mekan tutuluyorsa yemeklerinin iyiliğinden çok oranın bir kulüp gibi görülmesinden kaynaklanıyor. Katılır mısınız buna? 

Çok doğru. Biz de Sugar & Salt’da bunu yaratmaya çalışıyoruz aslında. Türkiye’de işler biraz farklı. İnsanlar mekandan çok iş yeri sahibine gidiyorlar. Yurt dışında ise mekan nasıl bir atmosfer yarattıysa insanlar onu merak ettikleri için gider.

Ben bunun peşindeyim işte. Sugar & Salt’a gelsinler. Kendi evleri gibi benimsesinler istiyorum.

Yurt dışı geçmişinizin detayı nedir? 

Ben 92 yılından beri yurt dışında yaşıyordum. 2 sene önce Türkiye’ye döndüm.

Neredeydiniz? 
 Daha çok İngilitere’de ama son 5 yıl Dominik Cumhuriyeti’nde yaşadım. 

Orada biraz durun, geri geleceğiz. Mutfağınızı nasıl tanımlıyorsunuz, merak ediyorum. 

Avrupa ve Güney Amerika mutfağı olarak tanımlayabilirim. Kimyasal kullanmıyoruz ve hemen her şeyi kendimiz yapıyoruz. Olabildiğince organik malzemeler kullanmaya gayret ediyoruz. Ekmeklerimizden çikolatalarımıza kadar burada kendi mutfağımızda yapıyoruz. Makarnalarımızı keza burada kesiyoruz. Füme makinemiz var, etlerimizi ve peynirlerimizi fümeliyoruz. Pizzalar siz sipariş edildikten sonra hazırlanmaya başlıyor. Bir menümüz var ama üzerinde çok rahat değişiklik yapabiliyoruz. Evde ne yiyorsanız, belki daha zengin bir menü halinde burada sunmaya çalışıyoruz.

Mekan kaç kişilik? 

50 kişiye kadar çıkabiliyoruz ama daha da üstüne çıkmayı düşünmüyoruz.   

Tek başınıza nasıl yetişiyorsunuz? Öğle menüleriniz hem gayet ekonomik hem de bayağı kallavi!   

Genelde şöyle oluyor; gelmeden önce diyelim ki; 15 kişi öğle yemeğine geliyoruz diye haber veriyorlar, hazırlığımı ona göre yapıyorum. Zaten ye ve kalk tipinde bir mekan değil burası. Uzun uzun zaman geçirmelerini istiyoruz misafirlerimizin.

Ne zaman açtınız peki? 

1 sene oldu.

Menünüzden tek bir şey önermenizi istersem, ilk aklınıza ne gelir? 

Makarnalarımızı öneririm. Bir de dana kaburgamız var; 4 saat kadar kısık ateşte pişiyor. Onu da tavsiye ederim zaten kendi müdavimlerini yarattı bile!

Peki biraz, Çiğdem’e gelelim. Sugar & Salt öncesi ne yapardınız?

42 yaşındayım. 11 yaşından beri annemin yanında, mutfaktayım. 25 yıldır Kaş’ta restoranı var annemin. 92’de İngiltere’ye gittim. İlk gittiğimde bir restorana danışmanlık yaptım. Ardından hemşirelik eğitimi aldım sonra tekrar restoran işine döndüm. Daha ziyade işletmecilik yaptım. 2008 yılında tatil için Dominik’e gittik.

Ve kaldınız…

Evet, 5 yıl orada yaşadım. Yine gıda sektöründe çalışmaya devam ettim. Süpermarketlere tatlı, ekmek, makarna yapıyordum.

Sizi Dominik’ten Bodrum’a ne getirebildi?

Anneannem rahatsızlandı. Apar topar döndük. Ama direk Bodrum’a gelmedik. 1 yıl Kaş’ta kaldık. Fakat kış döneminde orada hayat yok, biliyorsunuz. İstanbul’a da dönmek istemedik. Hem Kaş gibi rahat hem de kışın yaşayan bir yer düşündük ve hep beraber Bodrum’a geldik. Kısa bir süre sonra Sugar & Salt’ı açtım. İlk başta bir ortağım vardı ama şimdi tek başımayım.

Hani bir klişe vardır ya; “Bodrum’a yerleşip kendime ufak bir kafe açacağım” derler. Hala varsa bu kafada insanlar, ne önerirsiniz onlara? 

Bildikleri işi yapmalarını! Ben eğer mutfağı bilmiyor olsaydım kesinlikle böyle bir işe bulaşmazdım. Zaten bir süre sonra tıkanıyorlar, görüyoruz. Aşçılık yapmıyorsanız, mutfakta çalıştırdığınız kişinin kölesi haline gelirsiniz ve tabii ki çok zorlanırsınız.

Burası tam hayal ettiğiniz mekan mı? Daha büyük, tematik ya da tamamen başka bir şey deneyecek misiniz? 

En azından 3-4 sene daha böyle devam etsin istiyorum. Tam olarak otursun mekan. Belki sonra franchise verebilirim. İstanbul’dan vardı birkaç teklif. Henüz değerlendirmiyorum. Biraz dinlenmek istiyorum şimdi. Bu arada tematik demişken; çarşambaları köri akşamı! Hindistan, Pakistan ve Tayland mutfağından 4-5 çeşit körili yemek yapıyoruz. Pazar günleri et var. Bir gece de salsa gecesi yapmayı planlıyoruz.

Kermesler falan da oluyor burada, değil mi?

Evet, bizim menümüzden dolayı herhalde müşterilerimizin çoğu yabancı. Damak zevki yeniliğe açık Türk misafirlerimiz de var elbette. Onların yaptığı kermesler oluyor. Ben İngiliz vatandaşı olduğum için konsolosluğun bazı etkinliklerini burada yaptık. O tip partiler, buluşmalar oluyor, doğru.

1 Mayıs’taki partiyi de duyuralım mı?

Tabii, o gün hem benim doğum günüm hem de bir bahar partisi organize ediyoruz burada. Facebook sayfamızda detayları var. Herkesi bekleriz.   

Burası çok vakit alıyordur muhakkak ama başka neler yapıyorsunuz Bodrum’da? 

Gerçekten gidemiyorum bir yere! Sevdiğim mekanlar var tabii mesela Arka Pizza’yı çok seviyorum ama cidden tüm günüm burada geçiyor benim.

İlk kez gelecek birine kolayca tarif vermek gerekse nasıl anlatıyorsunuz yerinizi? 

Bodrum Marina’ya giderken Memedof’un sokağındayız. Marina Otopark’ın tam karşısında! Web sitemizdeki haritadan da tam yerimize bakabilirler. 


Diğer Röportajlar..
18
Yukarı Çık